İstanbul'da yaşayanların yaklaşık yarısının 25 yaş ve üzeri binalarda ikamet ettiği ortaya çıktı. TÜİK'in son verileri, megakentteki yapı stokunun yaşlılığını gözler önüne sererken, deprem riski konusundaki endişeleri de yeniden alevlendirdi.
İstanbul'daki Bina Yaşı Gerçeği
TÜİK verilerine göre, İstanbul'daki toplam hane halkı sayısı 4 milyon 755 bin 86 olarak belirlendi. Bu hanelerin 2 milyon 244 bin 49'u ise 2000 yılı öncesinde inşa edilmiş binalarda yaşıyor. Bu durum, İstanbul'daki yapıların önemli bir bölümünün günümüz inşaat standartlarının altında olduğu ve deprem karşısında daha savunmasız olabileceği anlamına geliyor.
Uzmanlar, özellikle 1999 Marmara depremi öncesinde yapılan binaların büyük bir kısmının yetersiz mühendislik hizmetleri ve kalitesiz malzeme kullanımı nedeniyle risk taşıdığını belirtiyorlar. Bu binalarda yaşayan vatandaşların can güvenliği için acil önlemler alınması gerektiği vurgulanıyor.
Deprem Riski ve Alınması Gereken Önlemler
İstanbul'un deprem kuşağında yer alması ve olası büyük bir depremde ciddi can ve mal kayıplarının yaşanabileceği gerçeği, bu konudaki hassasiyeti daha da artırıyor. Uzmanlar, özellikle eski binalarda yaşayan vatandaşların binalarının deprem dayanıklılık testlerini yaptırmalarını ve gerekli görüldüğü takdirde güçlendirme çalışmalarına başvurmaları gerektiğini belirtiyor.
Ayrıca, devletin de bu konuda daha aktif rol alarak, riskli yapıların tespit edilmesi ve dönüştürülmesi için teşvikler sunması ve yasal düzenlemeler yapması büyük önem taşıyor. Kentsel dönüşüm projelerinin hızlandırılması ve daha güvenli yaşam alanlarının oluşturulması, İstanbul'un depreme karşı direncini artıracaktır.
Bireysel ve Toplumsal Sorumluluk
İstanbul'da yaşayan her bireyin bu konuda sorumluluk alması gerekiyor. Bina sakinlerinin bir araya gelerek binalarının durumunu değerlendirmesi, gerekli görüldüğü takdirde uzmanlardan destek alması ve ortak hareket etmesi büyük önem taşıyor. Unutulmamalıdır ki, deprem bir doğa olayıdır ancak alınacak önlemlerle can ve mal kayıplarını en aza indirmek mümkündür.
İstanbul'daki yapı stokunun yaşlılığı ve deprem riski, acil çözümler bekleyen önemli bir sorun olarak karşımızda duruyor. Bireysel ve toplumsal farkındalığın artırılması, devletin etkin politikalar uygulaması ve kentsel dönüşüm projelerinin hızlandırılmasıyla İstanbul'u daha güvenli bir şehir haline getirmek mümkün.