Ziya Paşa'nın Bilinmeyen Yüzü: Eğitimci Kimliği Ortaya Çıktı!
Gündem

Ziya Paşa'nın Bilinmeyen Yüzü: Eğitimci Kimliği Ortaya Çıktı!


15 May 20255 dk okuma21 görüntülenmeSon güncelleme: 07 August 2025

Tanzimat dönemi aydınlarından Ziya Paşa, genellikle şair ve siyaset adamı kimlikleriyle tanınır. Ancak Mustafa Gündüz'ün "Ziya Paşa/Çocukluk Hatıraları ve Terbiye Yazıları" adlı eseri, Paşa'yı eğitimci kimliğiyle ön plana çıkarıyor. Bu yeni bakış açısıyla Ziya Paşa, geleneksel eğitim anlayışına sert eleştiriler yönelten, yenilik arayışında olan bir aydın olarak beliriyor.

Ziya Paşa'nın Eğitime Katkıları

Ziya Paşa, idarecilik yaptığı dönemlerde okul inşa etmek ve rüştiyeler açmak gibi hizmetlerde bulunmuştur. Paris'ten döndükten sonra adliye ve maarif işlerinde görev almış, Konya ve Adana'da vali olarak görev yaparken de eğitime büyük önem vermiştir. Adana'da birçok ücra köşede rüştiye mektepleri açtırmış ve İstanbul'dan tiyatro toplulukları getirterek kültürel faaliyetlere destek vermiştir. Tüm bunların yanında Ziya Paşa, kalemiyle de eğitimin problemlerini dile getirmiş ve çözüm önerileri sunmuştur.

"Maarife Ait Bend-i Mahsus" ve Eğitim Eleştirileri

Ziya Paşa'nın eğitimle ilgili ilk yazısı, 1861 yılında Tercüman-ı Ahvâl gazetesinde yayımlanan "Maarife Ait Bend-i Mahsus" adlı makaledir. Bu yazıda, devletin vatandaşlarını eğitme sorumluluğuna dikkat çekerek Maarif Nezareti'ni eleştirir. Paşa, mevcut eğitim sisteminin en büyük sorunlarından birinin, çocuklara kendi dillerinde okuma yazmayı öğretememesi olduğunu vurgular. Bu eleştiri, Ziya Paşa'nın eğitim anlayışının temelini oluşturur.

Émile Çevirisi ve Önsözü

Ziya Paşa'nın J. J. Rousseau'dan yaptığı Émile çevirisi ve bu çeviriye yazdığı önsöz, eğitim konusundaki görüşlerini daha da netleştirir. Paşa, bu önsözde Osmanlı eğitim sistemini eleştirerek, çocuğun lala elinde aldığı eğitimi de sorgular. Kendi çocukluk hatıralarından örnekler vererek, tecrübesiz lalaların çocukları yanlış yönlendirebileceğine dikkat çeker. Bu önsöz, Ziya Paşa'nın hatıralarını da içermesiyle ayrı bir önem taşır. Mustafa Gündüz'ün çalışması, Ziya Paşa'nın çocukluk arkadaşı Aşçı İbrahim Dede'nin hatıralarından ilgili bölümleri de içererek, Paşa'nın kişiliğine farklı bir pencere açar.

Sonuç olarak, Mustafa Gündüz'ün eseri, Ziya Paşa'nın eğitimci kimliğini ve bu alandaki çabalarını gün yüzüne çıkarıyor. Geleneksel ve modern arasında sıkışmış bir aydın olan Ziya Paşa'nın eğitim konusundaki "radikal" tutumu, dönemin şartları içinde bir arayış olarak değerlendirilebilir. Ancak, Paşa'nın içine girdiği gizli teşkilatlar gibi bazı konular, bu anlayışın dışında kalıyor. Ziya Paşa'nın eğitim üzerine düşünceleri ve uygulamaları, Tanzimat döneminin eğitim reformlarına ışık tutmaktadır.