Gazeteci Yıldız Tar, tutuklanmasının ardından cezaevinden önemli mesajlar gönderdi. LGBTİ+ hakları savunucusu Tar, "Onurlu bir yaşam sürmek, hiçbir iktidarın bizden alamayacağı bir hakikat" diyerek dikkat çekti. Tar'ın açıklamaları, LGBTİ+ mücadelesine yönelik artan baskılar ve dayanışma çağrıları içeriyor.
Yıldız Tar'dan Cezaevi İzlenimleri
Halkların Demokratik Kongresi’ne (HDK) yönelik operasyon kapsamında tutuklanan KaosGL.org Genel Yayın Yönetmeni Yıldız Tar, Silivri Cezaevi'nden bianet'e konuştu. Tar, tutuklanma sürecini ve LGBTİ+ hakları savunucusu olarak yaşadıklarını şu sözlerle değerlendirdi:
"Geldiler, aldılar, tutukladılar. Süreç bundan ibaret. Normal koşullar altında, insan hayatının bir değeri olduğu, hayatın bütün yönüyle anlam taşıdığının ve insan onuru kavramının içselleştirildiği bir ülkede yaşadıklarımız olağandışı olabilirdi."
Tar, iktidarın çeşitli baskı mekanizmalarıyla yaşamların anlam ve değerini kısıtlayabileceğini, ancak onurlu bir yaşam sürmenin kimsenin elinden alamayacağı bir hakikat olduğunu vurguladı. Bu durumun, kendi kaderini tayin ederken yapılan seçimlerin bir sonucu olduğunu belirtti.
Kaos GL ve LGBTİ+ Mücadelesi
Yıldız Tar, Kaos GL'nin Türkiye'de LGBTİ+’ların sesi olduğunu ve tutuklanmasının Kaos GL özelinde ne anlama geldiği sorusuna ise şu yanıtı verdi:
"Kaos GL nezdinde ise öğlen 'Türk kahvesi' diye bağıran bir kişinin bir süre ortalıkta olmaması anlamına geliyor. Kaos GL hem bir dernek hem de Kaos GL.org internet gazetesi olarak çok köklü ve deneyimli bir kurum."
Tar, Kaos GL'nin kurumsallaşmış bir yayın olduğunu ve isimlerden bağımsız bir düzen oluşturabildiğini ifade etti. Ayrıca, cezaevinde daha derin düşünme ve fikir üretme imkanı bulduğunu dile getirdi.
"Aile Yılı" ve Dayanışma Çağrısı
Yıldız Tar, "Aile Yılı" ile ilgili gelişmeleri nasıl takip ettiği sorusuna, TV kanallarında ve gazetelerde yeterli gündem oluşturulmadığını belirterek yanıt verdi. LGBTİ+ karşıtı yasa taslağı ve buna karşı LGBTİ+ örgütlerinin kampanyalarının medyada yeterince yer bulmadığını ifade etti.
Tar, LGBTİ+ hareketinin ve genel olarak muhalefetin dayanışma biçimlerinde dönüşümler gözlemlediğini ve meseleleri dayanışma zemininden başka bir zemine, kolektif bir siyasal ve toplumsal iradeye evriltmek gerektiğini savundu. Ayrıca, İmamoğlu protestolarını Gezi Direnişi ile kıyaslamanın gerçekçi olmadığını belirtti.
Yıldız Tar'ın cezaevinden gönderdiği mesajlar, LGBTİ+ mücadelesine yönelik artan baskılara karşı direniş ve dayanışma çağrısı niteliği taşıyor. Tar'ın vurguladığı onurlu yaşam ilkesi, LGBTİ+ hareketi ve tüm muhalif kesimler için önemli bir motivasyon kaynağı olmaya devam ediyor.
