ABD'de Filistin'e destek gösterileri sırasında gözaltına alınan Tufts Üniversitesi doktora öğrencisi Rümeysa Öztürk, yaşadığı travmatik deneyimi anlattı. Öztürk, Vermont Federal Bölge Mahkemesi'ne sunduğu dilekçede, sivil kıyafetli kişiler tarafından yolunun kesilmesiyle başlayan olayların, kendisinde kaçırılma ve öldürülme korkusu yarattığını belirtti.
Gözaltı Sürecinde Yaşanan Korku Dolu Anlar
Rümeysa Öztürk, dilekçesinde gözaltına alınma anını ve sonrasında yaşadığı "korku verici" tecrübeleri detaylı bir şekilde aktardı. Öztürk'ün ifadelerine göre, sivil kıyafetli kişiler tarafından durdurulması ve ardından yaşananlar, kendisinde büyük bir endişe ve panik yarattı. Bu durum, Öztürk'ün psikolojik olarak olumsuz etkilenmesine neden oldu.
Rümeysa Öztürk'ün Dilekçesindeki İfadeler
Öztürk'ün mahkemeye sunduğu 7 sayfalık dilekçede yer alan bazı önemli noktalar şunlardır:
- Gözaltına alınma anındaki şaşkınlık ve korku
- Sivil kıyafetli kişilerin kimliklerini gizlemesi
- Kaçırılma ve öldürülme endişesi
- Psikolojik olarak yaşadığı travma
Olayın Ardından Gelişmeler
Rümeysa Öztürk'ün yaşadığı bu olay, ABD'deki öğrenci hareketleri ve ifade özgürlüğü konularını yeniden gündeme getirdi. Olayın ardından birçok öğrenci ve aktivist, Öztürk'e destek mesajları yayınladı ve gözaltı sürecini eleştirdi. Bu tür olayların, öğrencilerin ve akademisyenlerin ifade özgürlüğünü kısıtlayabileceği endişesi dile getirildi.
ABD'de yaşanan bu olay, uluslararası kamuoyunda da yankı uyandırdı. Türkiye'den yetkililer, Rümeysa Öztürk'e destek mesajları gönderdi ve olayın yakından takip edildiğini belirtti. Bu tür durumların, Türk vatandaşlarının güvenliği ve hakları konusundaki hassasiyeti artırdığı vurgulandı.
Rümeysa Öztürk'ün yaşadığı bu travmatik deneyim, ifade özgürlüğünün ve insan haklarının korunmasının önemini bir kez daha hatırlattı. Olayın takipçileri, Öztürk'e destek olmaya devam ederken, benzer durumların yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınması gerektiğini vurguluyor.
