AKP hükümetinin büyük tartışmalara yol açan Kanal İstanbul projesi hakkındaki kararlılığı devam ediyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu'nun açıklamaları, projenin hala gündemde olduğunu gösterirken, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in sert tepkisi tartışmaları daha da alevlendirdi. Peki, Kanal İstanbul projesinde son durum ne? İşte tüm detaylar...
Kanal İstanbul'dan Vazgeçilmedi mi?
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 1 Mayıs 2025 tarihinde yaptığı açıklamada, "Kanal İstanbul projesinden vazgeçmedik. Bugün gündemimizde değil, ancak uygun finansman bulunduğunda kesinlikle yapacağız" ifadelerini kullandı. Bu açıklama, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum'un kısa süre önce yaptığı "Proje gündemimizde yok" açıklamasıyla çelişse de, Ulaştırma Bakanlığı'nın 2024–2028 Stratejik Planı'nda Kanal İstanbul Projesi'nin 2027'ye kadar %30'unun, 2028'de ise %45'inin tamamlanması hedefleniyor.
Şubat 2025'te Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yapılan sunumda, projenin Kamu-Özel İş Birliği modeliyle ve özel sektör finansmanıyla 5 yıl içinde tamamlanmasının planlandığı ve maliyetinin 15 milyar dolar olduğu belirtilmişti. Kanalın 360 metre genişliğinde ve 21 metre derinliğinde olacağı, üzerine 6 köprü inşa edileceği ve çevresinde iki yeni yerleşim bölgesi kurulacağı ifade ediliyor. TOKİ’nin Mart-Nisan 2025 döneminde Kanal İstanbul güzergahında imzaladığı 23 ayrı ihale kapsamında toplam 24 bin 150 konut, 1121 işyeri, 7 cami ve 6 okul yapılması planlanıyor. Bu projelerin toplam maliyeti 45 milyar 242 milyon TL.
Özgür Özel'den Sert Tepki: "İstanbul'u Savunacağız!"
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 1 Mayıs'ta Kadıköy'de yaptığı açıklamada Kanal İstanbul tartışmasına değinerek şunları söyledi:
Bugün Taksim’deki abluka iktidarın özgüvensizliğini gösteriyor. Bu meydanın özgürleşmesi de emeğin kalkması da yakındır. Onun için mücadele ediyoruz. Sendikasız işçilere de örgütlenin diyorum.
Özel, Ulaştırma Bakanı Uraloğlu’nun açıklamasına ise şu yanıtı verdi:
Daha 1-2 gün önce Murat Kurum ‘Gündemimizde yok’ dedi. Ama ardından bugün Ulaştırma Bakanı ‘Var, hiç gündemimizden çıkmadı, yapacağız’ dedi. Ulaştırma Bakanı doğru söylüyor. Cumhurbaşkanı ile birlikte geçen 27 Şubat’ta helikopterle Kanal İstanbul güzergahını gezdiler. Orada bulunmasına rağmen Murat Kurum’un bunu inkâr etmesi, halkın tepkisinden korktuğu içindir.
Özel, Erdoğan'a doğrudan çağrı yaparak, "Hodri meydan! Koyun İstanbul’a sandığı, oylayalım Kanal İstanbul’u. Siz Kanal İstanbul’u savunun, biz İstanbul’u savunalım. Bakalım bu referandumdan kim çıkacak. Cesaretleri varsa sandığa getirsinler" dedi.
Projenin Çevresel Etkileri Neler Olacak?
İstanbul 4. İdare Mahkemesi’nin görevlendirdiği bilirkişi heyeti, projenin kamu yararına uygun olmadığını belirtti. Raporda, Sazlıdere Barajı’nın yok olacağı, Şamlar Ormanı’nın zarar göreceği, Terkos Gölü’nün devre dışı kalacağı ve su krizinin tetikleneceği uyarısı yapıldı. Bu uyarılar, projenin çevresel etkileri konusunda ciddi endişeler yaratıyor. Projenin potansiyel etkileri şu şekilde sıralanabilir:
- Sazlıdere Barajı'nın Yok Olması: İstanbul'un önemli su kaynaklarından biri olan barajın ortadan kalkması su sıkıntısını artırabilir.
- Şamlar Ormanı'nın Zarar Görmesi: Ormanlık alanların azalması, bölgedeki ekosistemi olumsuz etkileyebilir.
- Terkos Gölü'nün Devre Dışı Kalması: Terkos Gölü'nün kullanılamaz hale gelmesi, su kaynakları üzerinde ek bir yük oluşturabilir.
- Su Krizinin Tetiklenmesi: Tüm bu faktörler bir araya geldiğinde, İstanbul'da su krizi yaşanma ihtimali artabilir.
Kanal İstanbul projesi, hükümetin kararlılığına rağmen hala büyük bir tartışma konusu olmaya devam ediyor. Projenin ekonomik getirileri ve çevresel riskleri arasındaki denge, kamuoyunun ve uzmanların yakından takip ettiği bir konu. Projenin hayata geçirilip geçirilmeyeceği ve İstanbul'a etkileri önümüzdeki günlerde daha da netleşecek.
